24 Haziran 2017 Cumartesi

Üniversitelerde Sınavsız Yapılan Atamalara İlişkin Bir Öneri


Ülkemizde yer alan üniversitelerde çalışan memurların muzdarip olduğu hususlardan biriside çalışmış oldukları kurumlarda görevde yükselme sınavı yapılmamasıdır.Üniversite yönetimi tarafından özellikle şube müdürlüğü kadroları ile fakülte sekreterliği kadrolarına genellikle naklen atamalar yapılmakta yıllardır bu birimlerde çalışıp çalışmış oldukları birimlerde gerekli deneyim ve birikimi olan memurlar bu kadrolara atanamamaktadırlar.Bu da belli bir süre sonra çalışan memurların kurumdan ayrılmak için çeşitli çabalara girmelerine veya işte gerekli motivasyon olmadan çalışmalarına neden olmaktadır.Diğer bir kamu kurum ve kuruluşuna atanmış olan memur arkadaşı adanmış olduğu kurumlarda girmiş olduğu görevde yükselme neticesinde müdür yardımcısı şube müdürü olan ve maaşında artış olan memuru gören üniversite memurlarında çalışma azmi kalmadığı gibi şube müdürlüğüne atanamamaları nedeniyle maaşlarında da 1000 TL ye kadar bir kayıp yaşanmaktadır.Üniversitelerde yaşanan bu haksız uygulamaların önüne geçilmesi için fakülte sekreterliği kadrolarına atanacak olanların sınavla atanması sağlanmalı, bunun yanında şube müdürlüğü kadrolarına naklen kurum dışından alım yapılması belli bir sınırlamaya tabi tutulmalıdır.Ayrıca bu kadrolar için yapılacak sınavlarında yüksek öğretim kurulu başkanlığı tarafından ülke genelindeki üniversiteler için ortak yapılması gerekmektedir.Böylelikle kurum içinde çalışan memurların bu kadrolara atanmalarına imkan sağlanmış olacaktır.Bu şekilde bir uygulama yapılmadığı takdir de bu kadrolara atanmada liyakat ve kariyer ilkesi yerine üniversite yönetimine yakın olan kişilerin bilgi düzeyleri ve mevzuata hakim olup olmadıklarına bakılmaksızın atanmalarına neden olunacaktır.

23 Haziran 2017 Cuma

Öğretim Görevliliğinde Adaylık Süresi Varmı


657 sayılı kanuna göre kamu kurum ve kuruluşlarında çalışmak üzere ilk defa atanan memurlar asaletleri tasdik olana kadar aday memur statüsünde görev yapmakta ve kanun hükmünde yer alan eğitimleri alıp eğitimler sonucunda yapılacak olan sınavlarda başarılı olmaları şartı ile atanmış oldukları kurumun takdirine bağlı olarak en az 1 sene en fazla ise 2 sene içinde adaylıkları sonlandırılıp asil memurluğa atanmaktadırlar.Üniversitelerde görev yapan araştırma görevlisi, yardımcı doçent v.b kadrolara ilk defa atananların atanmış oldukları bu görevlerde adaylık süresi varmıdır? Bu konuda Üniversite görev yapan öğretim elemanlarının atanmasına ilişkin kanuni dayanaklara bakmak gerekecektir.Konuya ilişkin 2914 sayılı Yüksek öğretim personel kanununa baktığımızda öğretim görevlilerinin adaylık eğitimi ile alakalı herhangi bir düzenlemenin yapılmadığı görülmektedir. Yine aynı kanunun 20. maddesinde bakıldığında bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde 2547 sayılı Kanun ve 657 sayılı kanundaki hükümlere bakılması gerektiği yönünde hüküm yer almaktadır.2547 sayılı yasa incelendiğinde ise öğretim görevlilerinin atama usul ve esaslarının ilgili kanunla düzenlendiği anlaşılmıştır.İlgili kanunda yer alan hükümler doğrultusunda Öğretim görevlisi olarak bir göreve atanan kişinin memurlarda olduğu gibi adaylık eğitimine tabi tutulmasına gerek olmadığı görülmüştür.

21 Haziran 2017 Çarşamba

İşsizlik Maaşı Alan Eş İçin Memur Aile Yardımı Alabilir mi?

657 sayılı Devlet memurları kanununa göre  istihdam edilen memurlara ilgili kanunun 202 maddesinde yer alan hükümler doğrultusunda aile yardım ödeneği ödenmektedir.Aile yardım ödeneğinin hangi şartlarda ödeneceği hangi şartlarda kesileceği hususunda 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda gerekli açıklamalar yapılmıştır.Aile yardımı ödeneği alacak olan memurun eşiyle resmi evlilik bağı ile bağlı olması gerekmektedir.Ayrıca devlet memurunun eşinin menfaat karşılığı çalışmamış olması gerekmektedir.Kanun hükmünde geçen menfaat kavramı parasal bir ödeme olabileceği gibi nakit olmasa bile parasal değeri olan ayni ödemelerde olabilmektedir.Yine devlet memurları kanununa göre aile yardımı almak isteyen memurun eşinin her hangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almaması gerekmektedir.Bu şekilde gelirleri olan eşlerden dolayı devlet memuru aile yardımından faydalanamaz.Ancak burada genellikle tereddütlere yol açan bir husus hakkında açıklama yapacağız.Bilindiği üzere iş kanuna tabi olarak çalışmakta iken çalışmış oldukları işlerden ayrılan kişilere belli şartları taşımaları kaydı ile işten ayrıldıktan sonra işsiz kaldıkları dönemlerde parasal ödeme yapılmaktadır.Yapılan bu ödeme ise işsizlik maaşı olarak adlandırılmaktadır.İşsizlik ödeneği alan eş için aile yardımı alınabilirmi? işte tam bu noktada 4447 sayılı İşsizlik Sigorta kanunundaki tanıma bakmak gerekecektir.İlgili kanunda yapılan tanımda halk arasında maaş olarak adlandırılan ödemenin bir maaş olmadığı yapılan ödemenin işsizlik ödeneği olduğu görülecektir.Yapılan tanımlamada ödenen paranın maaş olmaması sebebiyle İşçi bulma kurumundan alınan paralar neticesinde memurun aile yardımını etkilemeyeceği ve memurun eşinin çalışmayan eş kapsamında değerlendirilerek memura aile yardım ödeneğinin ödenmesi  gerekmektedir.

15 Haziran 2017 Perşembe

Naklen Üst Göreve Atananların Maaşı

Herhangi bir kamu kurum ve kuruluşunda görev yapmakta iken kendi kurumlarında görevde yükselme sınavı sonucunda üst göreve atananlarla, kendi kurumlardaki uzman yardımlığı, müfettiş yardımcılığı v.b görevlere yapılan sınavlar neticesinde atanan memurların atanmış oldukları görevlere ait maaş farkı alıp alamayacağı genelde sorun olan durumlardandır.Bazı durumlarda neredeyse memurun almış olduğu maaş kadar bir fark söz konusu olmaktadır.Bilindiği üzere 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 164 . maddesinde yer alan hüküm doğrultusunda memurlar maaşlarını peşin olarak almaktadırlar.Memurların almış oldukları maaşların maaş aldıkları ayın 15 inden gelecek ayın 14 ( 14 dahil)  üne kadarki maaşları olmaktadır. Şimdi memur kadrosunda görev yapan memur ayın 15 inde peşin maaşını aldıktan sonra başka kurumdaki müfettiş yardımcılığına naklen atanmış olduğunu varsayalım.Bu durumda gelecek aya kadar memur maaşı almış olan kişi atanmış olduğu tarihten Uygulamaya İlişkin Ortak Açıklamalar" başlıklı bölümünde de gerekli açıklamalar yapılmıştır.
itibaren müfettiş yardımcılığı görevini yerine getirmektedir.İşte  bu noktada 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 167 .maddesinde yer alan hükme bakmamız gerekecektir.İlgili madde hükmünde yükselme suretiyle yeni bir göreve atananların yeni görevin maaşını takip eden aybaşından itibaren kazanacağı hükmü yer almaktadır.Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse ayın 15 inde maaşını alıp ayın 30 unda görevinden ayrılarak yeni görevi olan müfettiş yardımcılığına ayın 5 inde başlayan memur yeni görevinin maaşını takip eden aybaşından itibaren müfettiş yardımcısı maaşı olarak alabilecektir.Buradaki takip eden ay ibaresi ilk alacak olduğu maaşın alınacağı ay  olarak değerlendirilmelidir.Bu şekilde yapılan atamalarda sadece bir durumda yeni atanılan görevin maaşı göreve başlanıldığı tarihten itibaren ödenmektedir.Bu da ilgili atamanın 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 68/B maddesine göre yapılmış olmasına bağlıdır.Bu durumda memurun göreve başlama tarihinden ilk  aylık alacağı ayın 15 ine kadarki dönem için zam ve tazminat farkı hesaplanarak ödenmektedir.Konuya ilişkin olarak 160 seri nolu Devlet Memurları Genel Tebliğinin 


İşçinin Ücretli İzin Hakları Nelerdir?

4857 sayılı iş kanununda işçi olarak çalışanların kullanabileceği izinler kanunun çeşitli yerlerinde sayılmıştır.Kanunda sayılan izinlerin bir kısmı ücretsiz izin olarak kullanılabilmekte bazılarında ise çalışan işçinin izinli olduğu günler için ücret ödenmesi gerekmektedir.Bu yazımızda hangi izinlerin ücretli olduğunu kısaca anlatmaya çalışacağız.

1) Yıllık Ücretli İzin : İşçilerin en fazla bildikleri ve kullandıkları ücretli izin türü yıllık izindir.4857 sayılı İş kanunun 53 .maddesinde hangi hizmet süresine sahip işçinin ne ne kadar izin kullanabileceği ayrıntılı olarak anlatılmıştır.

2)Doğum İzni :Çalışan bayan işçilerin iş kanununun 74. maddesine göre kullanmış oldukları doğum izinleri de ücretli izin kapsamındadır.

3)Evlenme İzni: 4857 sayılı İş Kanununun Ek 2 numaralı maddesinde yer alan hükme göre işçinin evlenmesi halinde 3 gün ücretli izin verilir.

4)Babalık İzni: Eşi doğum yapan erkek işçilere eşinin doğum yaptığı tarihten itibaren ek 2 maddede yer alan hüküm doğrultusunda ücretli 5 gün izin verilir.

5)Ölüm İzni; İşçinin aile fertlerinden eşi veya çocukları ile anne,baba veya kardeşlerinin ölümü halinde yine 4857 sayılı kanunda yer alan ek 2 madde doğrultusunda 3 gün ücretli izin verilir.

6) Süt İzni:  1 yaşından küçük çocuğu olan kadın işçiler çocukları 1 yaşına gelene kadar günlük 1,5 saat emzirme izni kullanabilirler ve bu kullandıkları izinde ücretli izin kapsamında bulunmaktadır.


14 Haziran 2017 Çarşamba

İşçinin Yıllık İzin Hakkı Kaç Gündür?

Çeşitli kurum ve kuruluşlarda çalışan işçilerin yıllık izinleri çalışmış oldukları sürelere göre belirlenmektedir.4857 sayılı İş kanununun 53. maddesinde işçilerin izin süreleri düzenlenmiştir.İlgili maddeye baktığımızda;

-1 yıldan 5 yıla kadar hizmeti olan işçilere 14 iş günü izin verilmek zorundadır.Burada 5.inci yıl izin hesabında dahil olarak hesaplanmaktadır.
-Hizmet süresi 5 yıldan fazla olup 15 yıldan az olan işçiler ise 20 işgününe kadar yıllık izin kullanabilmekte
-Hizmet süresi 15 yıl ve daha fazla olanlar ise 26 iş gününe kadar yıllık izin hakkına sahiptirler.

Kanun maddesinde hizmet sürelerine göre en az verilebilecek izin süreleri belirlenmiştir.Yani bu izin süreleri minumum sürelerdir.İşveren istediği takdirde işçisine bundan daha fazlada izin verebilecektir.

Kanunun 53. maddesinde geçen izinleri kullanan işçiler ilgili dönemlere ait ücretlerini de işverenden alabileceklerdir.Çünkü kanunda geçen bu izin süreleri kanunda ücretli izin olarak tanımlanmıştır.

İşçinin bu izinlere hak kazanabilmesi için ilgili işyerinde en az 1 sene çalışmış olması gerekmektedir.İşçi daha önce başka işverene tabi olarak çalışmışsa ve sonrada iş değiştirerek yeni işverenin yanında işe başlamışsa önceki işverende geçen hizmet süreleri yeni işverenin yanında dikkate alınmayacaktır.Kanunda sayılan süreler aynı işverende geçen süreler için geçerlidir. 

11 Haziran 2017 Pazar

Soruşturma Raporu Görülebilir mi?

Memurlar hakkında yapılan soruşturmalarda soruşturmacı tarafından düzenlenen raporlara göre memurlara disiplin cezası verilmektedir.Bu gibi durumlarda genellikle memurlar haklarında düzenlenen soruşturma rraporunu görmemekte hatta çoğu zaman yaptıkları iddia olunan olayla alakalı evraklara bile ulaşamamaktadırlar. Memurun soruşturmanın yapıldığı tarihten önce yapmış olduğu iş ve işlemlerle alakalı bilgilere her zaman tam vakıf olması hayatın olağan akışı içinde mümkün gözükmemektedir. Soruşturmadan kısa bir süre önce yapılan bir işlemin hatırlanması imkan dahilinde iken soruşturma tarihinden 3-4 sene önce yapılmış olan işi tam manası ile hatırlaması mümkün değildir.Bu gibi durumlarda memurların bu evraklara ulaşması önemlidir.Ancak çoğu kamu kurum kuruluşu soruşturmanın gizliliği ve benzeri sebeplerle bu evrakları memurlara vermemektedirler.Böyle durumlarda ise memur tam olarak savunma yapamamaktadır.Geçmişte buna benzer olaylar yaşanmış ve çeşitli zamanlarda bu konu davalara konu olmuştur.Danıştay Başkanlığının çeşitli dairelerince verilen kararlarında soruşturma dosyasının ve bu dosya ekinde yer alan belgelerin haklarında soruşturma yapılan kişilerin ulaşımına açılması gerektiğine karar vermiştir.Bu kararlara bir örnek vermek gerekirse Danıştay Başkanlığı Birinci Dairesinin   2008/721 Esas Nolu  2008/800 Karar Nolu kararıda bu yöndedir.İlgili kararda hakkında soruşturma yapılan kişi veya bu kişinin vekilinin soruşturma evraklarını inceleyebilmesi, hatta isterlerse bu evrakların birer örneğinin memura verilmesi gerektiği yönünde karar vermiştir.

6 Haziran 2017 Salı

Geçici Görevde Konaklama Bedeli Hesaplama

Kamu Kurum ve kuruluşlarınca yapılan geçici görevlendirmelerde konaklama bedelinin nasıl hesaplandığını bu yazımızda anlatmaya çalışacağız.
Bilindiği üzere 6245 sayılı Harcırah Kanununun 33. maddesinde geçici görevlendirme ile memuriyet mahalli dışında görevlendirilenlere yatacak yer için ödedikleri bedelleri aşmamak üzere konaklama bedeli ödeneceği hükmü yer almaktadır.Bunun yanında bütçe kanununda harcırah kanununa göre yatacak yer bedeli ödenecek olanlara 
*Görevlendirmelerinin ilk 10 günü gündeliklerinin %50 artırımlı kısmının
*Sonraki 80 gün gündeliklerinin yarısının
*Sonraki 90 gün ise gündeliklerinin %40 ına kadarki kısmının ödenebileceği hususu yer almaktadır.
Şimdi bu veriler doğrultusunda örnek bir konaklama bedeli hesaplaması yapalım.
Bir Memurun 50 gün boyunca bir yerde geçici görevli olarak görevlendirildiğini varsayalım.İlgili memurun bir günlük yevmiyesininde 40 TL olduğunu kabul edelim.Bu memur konaklama için günlük 50 TL ödemiş olsun şimdi bu memurun konaklama bedelini hesaplayalım.
Memur ilk 10 gün için yevmiyesinin %50 artırımlı tutarı olan 60 TL ye kadar konaklama bedeli alması kanun hükmüne göre mümkündür.Ancak memur konaklama bedeli olarak günlük 50 TL ödediği için ilk 10 gün için fatura bedeli kadar konaklama bedeli olarak 
10Gün *50 TL = 500 TL alacaktır.
Görevlendirmesinin sonraki 40 günü için ise yevmiyesinin yarısını alabilecektir.
40 gün*20TL =800 TL alacaktır.
Memur 50 gün görev için toplamda 2500 TL konaklama bedeli ödemişken bunun karşılığında toplamda 1300 TL konaklama bedeli alacaktır.

2 Haziran 2017 Cuma

Disiplin Soruşturmasında Görevlendirme

Ülkemizde görev yapan memurların memuriyet görevini yerine getirirken uyması gereken kurallar 657 sayılı Devlet Memurları kanununda ayrıntılı olarak anlatılmıştır.Yine 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 124. maddesi ile 136 maddesi arasında yer alan maddelerde memurlar hakkında yapılacak disiplin soruşturmasına ilişkin hükümler açıklanmıştır.İlgili hükümler incelendiğinde hangi tür eylemler hangi cezaların verileceği,memurların savunma hakları,yapılacak soruşturmalarda izlenecek yöntemler,disiplin cezasında tekerrür uygulaması v.b bir çok konu açıklığa kavuşturulmuştur.Ancak ilgili kanun maddelerine bakıldığında disiplin soruşturmasını yürütecek olan personelin niteliklerinin ne olması gerektiği hususunda herhangi bir bilgiye kanun maddelerinde rastlanmamaktadır.Genel uygulamada hakkında disiplin soruşturması yapılacak kişinin en az dengi veya üstü pozisyonda yer alanların disiplin soruşturmasında görevlendirildiğini görmekteyiz.Kanunda olmayan hükme rağmen böyle bir uygulamanın oluşmasının nedeni Danıştay Başkanlığınca çeşitli zamanlarda verilen kararlara istinaden oluşmuştur.


Danıştay 2. Dairesi  09.04.1993 tarih ve 1993/239 nolu kararında ”Memur hakkında soruşturmayı yapacak olan soruşturmacının memurla eş düzeyde veya üst düzeyde bir görevde bulunması gerektiği ve memurun maiyetinde bulunan kişinin o memur hakkında soruşturma yapamayacağı” yönünde karar verilmiştir.

İlgili mahkeme kararına bakıldığında hakkında soruşturma yapılan kişinin örneğin müdürlük görevini yürüttüğünü düşünürsek ilgili müdürün disiplin soruşturmasını da en az müdür kadrosunda olan bir kişinin yürütebileceği açıktır.

İdareler tek kişinin yapmış olduğu soruşturmalarda doğru görevlendirme yapmaktadırlar.Ancak idareler genelde komisyonla yapılan soruşturmalarda yanlış görevlendirme yapmaktadırlar.Komisyonla yapılan soruşturmalarda da görevlendirilen tüm komisyon üyelerinin hakkında soruşturma yapılan kişinin dengi veya üstü olması gerekmektedir.Danıştay Başkanlığı  Onikinci Daire Esas No : 2010/5479 Karar No : 2013/6665 kararıda bu yöndedir.

İlçeye Vekaleten Atananların Alacağı Vekalet Ücreti

Kamu kurum ve kuruluşları bazı zamanlarda hizmetlerin yürütülebilmesi için memurlarını memuriyet mahalli dışındaki yerlere geçici görevli olarak gönderebilmektedirler. Memuriyet mahalli dışına geçici görevli olarak vekaleten  görevlendirilenlerin bu görevlendirme sebebi ile vekalet aylığı alıp alamayacağını bu yazımızda anlatmaya çalışacağız.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 175 . maddesinde yer alan hükümde Bulundukları yerden başka yere atananlara vekalet aylığı ödenmeyeceği hususu yer almaktadır.Yine aynı maddede bu şekilde başka yerde görevlendirilenlere harcırah kanununun geçici göreve ilişkin hükümlerine bağlı kalmak şartıyla geçici görev yolluğu ödenebileceği bildirilmiştir.Harcırah kanununa baktığımız zaman ise geçici görevle görevlendirilenlere yapılacak olan ödemelerin kanunun 42. maddesinde anlatıldığını görmekteyiz.

İlgili maddeye göre memuriyet mahalli dışındaki bir yere geçici görevli olarak görevlendirilen bir memur yapılan görevlendirmenin ilk 90 günü tam yevmiye bu 90 günü takip eden sonraki 90 gün ise 2/3 oranında yevmiye alacaktır.Yine aynı kanunda yer alan hüküm doğrultusunda geçici görevin başladığı tarihten itibaren 1 yıllık süre zarfında bu ödeme 180 gün ile sınırlı olacaktır.

Geçici görev bir yıldan fazla sürerse bu bir yıllık sürenin dolmasından itibaren tekrar 180 gün ile sınırlı olarak geçici görev yolluğu alınabilinebilecektir.Ayrıca geçici görevli olarak memuriyet mahalli dışına gönderilenlere Harcırah Kanunu kapsamında konaklama ücreti de ödenebileceğini unutmamak gereklidir.