Günlük Görevlendirmede Yevmiye Hesabı

6245 sayılı harcırah kanununa göre harcırah alabilecek olanlar bazı zamanlarda kamu kurumlarınca geçici görevli olarak çalışmış oldukları memuriyet mahalli dışına gönderilmektedirler.Yapılan bu görevlendirme neticesinde alabilecekleri geçici görev yolluğunun nasıl hesaplanacağını bu yazımızda anlatmaya çalışacağız.

6245 sayılı harcırah kanununda geçici görevli olarak gönderilenlerden öğle vaktini geçici görev mahallinde geçirenlere alacak olduğu yevmiyenin 1/3 ödenmesi gerektiği akşam vaktini geçirenlerin 2/3 yevmiye alması gerektiği ve geceyi geçirenlerin ise tam yevmiye alması gerektiği hüküm altına alınmıştır.Öğleyi geçirme olarak tanımlanan durumun oluşabilmesi için memurun görevli olduğu yerde saat 13 de halen görev halinde olması veya görev yerinden ayrılmış olsa bile saat 13 itibariyle memuriyet mahalline ulaşmamış olması  anlaşılmakta, akşamı geçirmek hükmünden ise saat 19 da halen geçici görev yerinde olması veya saat 19 itibariyle memuriyet mahalline dönmemiş olduğu anlaşılmaktadır.Geceyi geçirmek kavramından ise ilgilinin o günü takip eden gündeki güneşin doğum saatinden 1 saat önceye kadarki sürede memuriyet mahalline dönmemiş olması anlaşılmalıdır.Özellikle geceyi geçirmek kavramında bazı y

anlış anlaşılmalar olmaktadır.Geceyi geçirmek ifadesi gece saat 12 nin geçmesi değildir.Geceyi geçirmiş sayılmak için güneşin doğumundan bir saat öncesine kadarki süreye kadar geçici görev mahallinde kalınması gerekmektedir.Yapılan bu açıklamalar neticesinde konunun daha iyi anlaşılması için saatlere ilişkin bir kaç örnek verelim.

Örnek 1: Saat 8 de geçici görevli olarak başka yere giden bir memur saat 12 de geri dönerse bu kişiye herhangi bir yevmiye ödenmez.Bu kişi ancak yol giderlerini alır.

Örnek 2: Saat 11 de geçici görevli olarak başka yere giden kişi saat 18,30 da geri dönerse yol parası ve saat 13 de memuriyet mahalli dışında olduğu için yol parası ve 1/3 yevmiye alır

Örnek 3: Sabah saat 9 da yola çıkan ve gece saat 1 de görev yerine dönen memur 13 ve 19 saatlerini görev yeri dışında geçirdiği için 2/3 yevmiye ve yol parası alır.

Memur Geç Doğum Yaparsa Analık İzni Nasıl Hesaplanır?

Devlet memuru olarak çalışan bayanların doğuma sebebiyle kullanabilecekleri analık izni hakları 657 sayılı yasada ayrıntılı olarak açıklanmıştır.İlgili yasa maddesinde yer alan hükümlere göre bayan memurun muhtemel doğum tarihinden önce 8 hafta ve doğum olayının gerçekleşmesinden sonra 8 hafta analık izin hakkı bulunmaktadır.Bayan memur doğum öncesi analık iznini resmi sağlık kuruluşlarından alacak olduğu sağlık raporu ile belgelendirmek şartı ile kullanabilmektedir.Tabiki bazı durumlarda çeşitli sağlık nedenleri ile bayan memur sağlık raporunda öngörülen tarihte doğum yapamamakta ilgili doğum daha geç tarihlerde gerçekleşmektedir.Bu durumda doğum öncesi analık izin 8 hafta olduğu halde geç doğum nedeniyle bu süreler uzayabilmektedir.Bu şekilde geç doğum yapan memurun fazladan kullanmış olduğu analık izni doğum sonrası analık izninden düşülmek zorundamı ve fazladan kullanılan doğum öncesi analık izinde bayan memura ücret ödenmesi gerekmektemidir.? Geç doğum nedeniyle analık iznine ilişkin açıklama 6 sıra nolu kamu personeli genel tebliğinde yapılmıştır.İlgili tebliğde yer alan hükme göre memurun geç doğum nedeniyle fazladan kullanmış olduğu analık izin süreleri doğum sonrası analık izninden düşülmeyecektir.Bu husus ilgili tebliğin 1. maddesinin a fıkrasının 5 nolu bendinde yer almaktadır.Geç doğum nedeniyle fazladan kullanılan analık izni hususuna gelince kanun koyucu geç doğumdaki süreleri analık izninden saydığından bu şekilde olan kişilerin maaş ve özlük haklarıda ödenmeye devam edecektir.

Şeflerin Tazminatında 10 Puan Artış Olacak

Memurların 2018-2019 dönemlerindeki özlük haklarına ilişkin olarak hükümet ile yetkili sendika arasında yapılan ve anlaşma ile sonuçlanan toplu sözleşmede yer alan maddeye göre kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan şeflerin özel hizmet tazminatları 2018 ve 2019 yıllarında 10 puan arttırımlı ödenecek.Bilindiği üzere kamu kurumlarında şef pozisyonunda çalışanların özel hizmet tazminatları 

1-4 derece arasında olanlarda 60 puan 

Diğer derecelerde olanlar için ise 55 puan 

olarak uygulanmaktadır.2016 2017 yıllarında yapılan toplu sözleşmede bu rakamlara 7 puan eklenmesine karar verilmişti.Şefler 2016 ve 2017 yıllarında özel hizmet tazminatlarını 67 ve 62 puan üzerinden almışlardı.Yeni yapılan düzenleme ile şefler 2018 2019 yıllarında 1-4 derecede olanlar 70 puan diğer derecelerden tazminat alanlar ise 65 puan üzerinden özel hizmet tazminatı alacaklardır.Böylelikle şefler için şu an fiilen almış oldukları özel hizmet tazminat oranları üzerine 2018 yılı için 3 puan ilave edilmiş olacaktır.

Bazı kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan memurlar arasında bazı yanlış anlaşılmalar olduğuda görülmektedir.Ek 10 puan şu an eski toplu sözleşmeye göre fiilen alınan oranlar üzerine yapılmamış yan ödeme kararnamesinde yer alan 55 ve 60 puanları üzerine yapılmıştır.Bu nedenle şeflerin kazanımı 2017 göre sadece 3 puan artış olarak gerçekleşmiştir.

İşçinin Yakınlarının Ölümü Halinde İzin Verilirmi?

İşçinin Ölüm İzin Hakkı 

İşçi olarak çalışanların hak ve yükümlülükleri 4857 sayılı iş kanunu ile belirlenmiştir.İlgili kanunun çeşitli maddelerinde işçilerin ücretli ve ücretsiz izin hakları anlatılmıştır.Kanunda yer alan hükümlerden işçilerin yakınlarının ölümü halinde de izin hakları bulunduğu görülmektedir.Bu yazımızda işçinin hangi yakınları için izin kullanma hakkı olduğu,kullanacağı bu iznin ücretlimi ücretsizmi olacağı ve kullanılacak izin süresinin kaç gün olacağı hususlarını anlatmaya çalışacağız.

İşçinin Yakınlarının Ölmesi Halinde İzin Hakkı Var mı?

4857 sayılı yasa ek olarak eklenen 2. maddesinde işçinin yakınlarının ölmesi halinde izin hakkının olduğu yönünde hüküm yer almaktadır.Bu hüküm doğrultusunda işçinin yakınlarının ölmesi halinde bu hakkını kullanmak isterse işveren işçiye izin vermek zorundadır.

İşçi Hangi Yakınlarının Ölmesi Halinde İzin Kullanabilir?

4857 sayılı yasada yer alan hükme göre işçinin babası,annesi,eşi,kardeşi ve çocuğunun ölmesi halinde kanunda tanımlanan izin hakkını kullanma hakkına sahiptir.Kanunda işçinin hangi akrabaları için izin kullanabileceği maddeler halinde sayıldığından bu sayılanlar dışındaki kişilerin ölmesi halinde işçi kanunda tanımlanan mazeret iznini kullanamaz.Ancak işçinin yıllık izin hakkı varsa bu gibi durumlarda bu izinlerinden kullanmak zorundadır.

İşçinin Kullanacağı Ölüm İzni Süresi Nedir?

İş Kanununun Ek 2 Maddesinde işçinin kullanabileceği izin süresi 3 gün olarak tanımlanmıştır.Kanundaki hükümde yer alan 3 gün ibaresine dikkat etmek gerekir.Burada izin süresi iş günü olarak değil gün olarak tanımlanmıştır.Bu nedenle kullanılacak izin hafta tatiline veya bayram tatiline denk gelse bile mesai günlerine sarkmıyacaktır.

İşçi Ölüm İznine Ayrılırsa Ücreti Kesilir mi?

4857 yasada mazeret izinleri ücretli izin olarak belirlendiğinden yukarıda saymış olduğumuz yakınları ölen işçinin kullanacağı ölüm izni nedeniyle ücreti kesilmeyecektir.

İşçi Askerlik İçin İşten Ayrılırsa Kıdem Tazminatı Alırmı?

İşçi olarak çalışanların en fazla merak etmiş olduğu ve en çok sıkıntı yaşamış olduğu konulardan birisi kıdem tazminatı konusudur.Bu yazımızda işçi olarak çalışmakta iken askerlik nedeniyle işten ayrılan işçinin kıdem tazminatına ilişkin açıklamalar yapmaya çalışacağız.Bilindiği üzere işçi olarak çalışanlar belli şartlar altında işten ayrıldıklarında kıdem tazminatına hak kazanmaktadırlar.İşçilerin hangi durumlarda kıdem tazminatı alıp hangi durumlarda alamayacağı hususu eski iş kanunu olan 1475 sayılı yasa ile belirlenmiştir.İlgili yasa yürürlülükten kaldırılmış olmakla birlikte yasanın kıdem tazminatı ile ilgili 14. maddesi halen yürürlülüktedir.1475 sayılı kanunun yürürlükte olan 14. maddesine göre muvazzaf askerlik hizmetini yapmak üzere çalışmış olduğu işyerinden ayrılan işçilerin kıdem tazminatına hak kazanacağı hükmü yer almaktadır.İlgili hükümden askerlik nedeniyle iş sözleşmesini fesh eden işçinin kıdem tazminatını almasında bir engel olmadığı görülmektedir.Ancak yine iş kanununda yer alan hükme göre kıdem tazminatı alabilmek için işçinin en az 1 yıllık kıdeme sahip olması gerekmektedir.Bu genel düzenleme askerlik nedeniyle işten ayrılacak işçilerde de geçerlidir.Bu nedenle askere gidecek olan işçi işyerinden kıdem tazminatı alabilmek için o işyerinde en az 1 yıl çalışmış olmak zorundadır.Askere gidecek olan işçi işverenine askerlik nedeniyle işten ayrılacağını verecek olduğu bir dilekçe ile bildirmelidir.İşverene verilecek bu dilekçe ekine askerlik sevk belgesinin eklenmesi işçinin askerlik için işten ayrılacağını kanıtlaması bakımından önemlidir.Daha önceki senelerde yargıtay tarafından verilen çeşitli mahkeme kararlarında işçinin askerlik hizmetini yerine getirmeye başlayacağı tarihten beş ay öncesine kadarki işten ayrılmalar halinde de kıdem tazminatı verilmesi gerektiği yönünde kararları bulunmaktadır.İlgili kararlardan anlaşılacağı üzere işçi askere gideceği tarihten beş ay öncesine kadar işten ayrılması halinde de kıdem tazminatını almayı hak etmektedir.

Memurun Süt İzni Hakkı

Doğum Yapan Memurun Süt İzni 

Bilindiği üzere 657 sayılı Devlet memurları kanununun 104 . maddesinde memurların kullanabileceği süt iznine ilişkin açıklamalar yapılmıştır. İlgili kanun maddesinde yapılan açıklamalar doğrultusunda süt iznine ilişkin yapılması gerekenler ile süt iznine ilişkin hususları başlıklar halinde açıklamaya çalışacağız.

 Memur Süt İznini Nasıl Talep Etmeli

Doğum yapan memurlar doğum yaptıktan sonra analık izninin bitiminden itibaren göreve başladıklarında 657 sayılı kanunun 104.maddesine göre süt izni kullanmak istediklerini kurumlarına yazılı olarak dilekçe ile bildirmek suretiyle bu izinden faydalanabilirler.Memurlar aynı anda hem süt izni hemde yarım gün izin hakkından faydalanamazlar.Dolayısıyla bu iki haktan birini tercih etmek zorundadırlar.

. 

Memur Kaç Saat Süt İzni Kullanabilir

Doğum yapan memur analık izninin bitiş tarihinden sonraki dönemde 12 ay süt izni kullanabilir.Memurun kullanacak olduğu süt izninde ilk altı aylık dönemde 3 saat ikinci altı ayda ise 1,5 saat olarak kullanabilir.Kullanılacak süt izninde çocuğun bir çocuk veya ikiz üçüz olması arasında her hangi bir fark yoktur.Çoğul doğum olsa bile süt izni ilk altı ayda 3 saat sonraki altı ayda 1,5 saattir.

Süt İzninin Kullanılma Şekli 

Süt izninden sadece bayan memurlar faydalanabilirler.Süt izninin gün içinde hangi saatler arasında kullanılacağına süt emziren anne karar verir.Süt izni bölünebilir.gün içinde 3 saat süt izni olan memur anne bunu 1,5 ,1,5 saat olarak ikiye de bölebilir.Bayan memur süt izni kullanırken yarım gün izin hakkını kullanamaz.İki izin hakkından birini tercih etmek zorundadır.Süt izni devretmez.Bu izin direkt çocuğun emzirilebilmesi beslenmesi için verilen bir izindir.Kullanılmayan süt izinleri bir sonraki güne aktarılamaz.Çocuk sağ olduğu sürece kanundaki belirlenen süreler kadar bu izin kullanılabilir.Çocuk doğduktan sonra belli bir süre sonra vefat etmişse doğum yapan memurun süt izni hakkı ortadan kalkar 

Emekli Eş İçin Asgari Geçim İndirimi Alınabilirmi?

Bilindiği üzere ücretli olarak çalışanların almış oldukları ücretlerden bekar veya evli olmalarına,eşlerinin çalışıp çalışmadığına,bakmakla yükümlü oldukları çocukların çalışma durumu ve eğitim durumlarına göre asgari geçim indirimi uygulaması ile ödeyecekleri gelir vergisi tutarlarından bir kısmı ilgililerden kesilmeyerek çalışanlara ücretleri ile birlikte iade edilmektedir.Özellikle kamu kurum ve kuruluşlarında asgari geçim indirimi uygulamasında karıştırılan hususlardan birisi emekli eş için asgari geçim indirimi alınıp alınamayacağı hususunda olmaktadır.Emekli olan eşin almış olduğu emekli maaşından dolayı memur aile yardımı alamamaktadır.Kurumlarda aynı mantıkla hareket ederek emekli eşden dolayı çalışanın asgari geçim indirimi hesabında çalışanın eşini çalışan veya geliri olan eş kapsamında değerlendirmektedirler.Ancak asgari geçim indiriminin hesaplanmasının nasıl yapılacağı ve asgari geçim indirimine ilişkin diğer hususların anlatıldığı 265 sıra nolu Gelir Vergisi tebliğinde Sadece ücret geliri elde eden eş, “çalışmayan ve herhangi bir geliri olmayan eş” kapsamında değerlendirilmeyecektir. Bunlar dışındakiler ise çalışmayan ve herhangi bir geliri olmayan eş kapsamında değerlendirilecek olup, münhasıran emekli maaşı alanlar da çalışmayan ve herhangi bir geliri olmayan eş olarak kabul edilecektir.hükmü yer almaktadır.

Görüleceği üzere ilgili tebliğde çalışanın eşine ilişkin açıklamaların yapıldığı bölümünde açıkça emekli olan eşin çalışmayan eş kapsamında olduğu bildirilmiştir.Bu nedenle eşi çalışırken eşinden dolayı asgari geçim indirimi alamayan çalışan eşinin emekli olması durumunda bu değişikliği çalışmış olduğu kuruma aile durum bildirimi ile bildirmek şartı ile bildirimi yapmış olduğu ayın takip eden ilk aydaki alacak olduğu ücrette emekli eşinden dolayıda asgari geçim indiriminden faydalanabilecektir.

Memurlara Saatlik İzin Verilebilir mi?

Bilindiği üzere Devlet Memuru olarak çalışmakta olanlar Devlet Memurları kanunu çerçevesinde çeşitli durumlarda yıllık izin,mazeret izni,hastalık izni v.b izinleri kanunda belirtilen sürelerde ve şartlarda kullanmaktadırlar.Ancak bazı durumlarda memurlar amirlerinin izni ile 1 veya 2 saatlik sürelerde amirlerinin vermiş olduğu izinle banka,okul v.b yerlerdeki özel işlerini yapmak için işe gelemeyerek bu özel işlerini görmektedirler.657 sayılı Devlet Memurlarının memurların yıllık izinlerinin anlatıldığı 102. maddesine baktığımızda memurlara verilecek izinlerin gün hesabı üzerinden verileceği hüküm altına alınmıştır.Yine ilgili kanununun diğer izinlere ilişkin maddelerine de baktığımızda memurlara verilecek olan izinlerin gün hesabı üzerinden yapıldığı ve hesaplandığı görülmektedir.Kanun maddelerinde yapılan incelemeden memurlara fiilen uygulamada amirlerince verilen saatlik izinlere ilişkin herhangi bir hükmün yer almadığı anlaşılmaktadır.Dolayısıyla bu şekilde kurum amirlerince verilen saatlik izinler mevzuatta öngörülmemiş bir izin olup kurum amirleri mevzuatta öngörülmeyen bir izni memurlara kullandırmaktadırlar.Bu şekilde saatlik izin kullanan memurların memuriyet mahalli dışında başlarına herhangi bir olumsuz durum gelmesi halinde mesai saati içinde memuriyet mahallini terk eden memura 657 sayılı Devlet Memurları kanununda yer alan hükümler doğrultusunda işten erken ayrılmak veya işe geç gelmek hükümlerine göre disiplin cezası vermek imkan dahilindedir.Aynı şekilde mevzuatta yer almayan saatlik izni kullandıran kurum amirinin de mevzuat hükümlerine aykırı hareket etmek gerekçesi ile disiplin cezası ile karşı karşıya kalması imkan dahilindedir.Bunun için Devlet memurlarının bu şekilde kullanacakları saatlik izinlerin  Kanuni hale getirilmesi önem arz etmektedir.Bu konuda ki bizim önerimiz yıl içinde bu şekilde kanunla belirlenecek sınırlar dahilinde memurun saatlik izin kullanmasına imkan tanınmalı bu şekilde saatlik olarak verilen izinlerinde birleştirilerek yıllık izinden düşülmesi sağlanmalıdır.Bu şekilde kanuna aykırı olarak verilen izinler kanuni hale getirilmiş olur ve memurların belli zamanlarda gerçekten kullanma ihtiyacı duydukları izinler mevzuat çercevesinde verilmiş olacaktır.

Sürekli Görev Yolluğunda Memur Eş İçin Harcırah

6245 sayılı harcırah kanununa göre naklen başka yerlerdeki görevlere atanan memurlara çalışmayan eş ve bakmakla yükümlü olduğu aile fertleri için sürekli görev yolluğu ödenmektedir.Memur olarak çalışanlar çalışmayan eşleri için sürekli görev yolluğun da eşlerini de yanlarında götürmeleri halinde sürekli görev yolluğu almaktadırlar.Her ikiside memur olan kişilerin harcırahın da ise memur eşinin memur olarak çalışması nedeniyle eşi için sürekli görev yolluğu alamamaktadır.Harcırah Kanununa göre zaten memur eş kendi kurumundan sürekli görev yolluğu almaktadır.Ancak uygulamada en çok karşılaşılan ve yanlış yapılan husus ise her iki memura da atanılan yerin mesafesine göre ödenen yer değiştirme masrafının yanlış hesaplanmasında karşılaşılmaktadır.

Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse;

Her ikiside memur olan eşlerden öncelikle birinin tayinin istanbul ilinden

ankara iline çıktığını varsayalım. Memur bu atamada km masrafını hesaplarken kendi yemiyesinin %5ine  karşılık gelen tutarla km mesafesinin çarpımı sonucunda bulunan tutar kadar yer değiştirme masrafı alacaktır.

Bu memurun memur olan eşinin eş durumu nedeniyle Ankara iline tayini çıktığında ise eş durumu nedeniyle ataması yapılan memura ödenecek km bağlı yer değiştirme masrafı hesaplanırken memurun yevmiyesinin % 2,5 luk kısmına denk gelen tutar ile km mesafesinin çarpılması sonucunda bulanan tutar yer değiştirme masrafı olarak ödenmelidir.Evli olan bu iki memurun aynı memuriyet mahallinden aynı memuriyet mahalline atanmalarında atamanın aynı zamanda yapılması gereği yoktur.Eş durumundan dolayı diğer memur olan eşin bir kaç ay sonrada ataması yapılsada km masrafını %2,5 oranında alması gerekmektedir.Ancak İstanbul ilinde çalışan memurlardan birinin tayini Ankara iline çıkmış diğerinin tayini ise kırıkkale iline çıkmış ve her iki ilede eşya taşınma olayı gerçekleşmiş ise her iki memurda km mesafesine bağlı yer değiştirme masrafını tam alacaklardır.Çünkü burada iki ayrı taşınma işlemi gerçekleşmiş ve iki ayrı masraf yapılmıştır.    

YÖK Dil Sınavından Alınan Puanla Dil Tazminatı Alınırmı

Bilindiği üzere ülkemizdeki üniversitelerdeki öğretim kadrolarına başvuru yapacak kişilerin dil yeterliliklerinin tespit için YÖK Dil Sınavı yapılmaktadır.Bu sınavdan yeterli puanı alanlar öğretim görevliliği kadrolarına başvuru yaparak atanabilmektedirler.Yapılan sınavla yabancı dil puanı alan öğretim görevlileri almış oldukları puan ile atanmış oldukları unvanların maaşı ile birlikte Yabancı Dil Tazminatı alabilirler mi? Konuya ilişkin olarak yabancı dil tazminatına ilişkin mevzuatsal bilgilerin verilmiş olduğu 375 sayılı kanun hükmünde kararname ile yapılan düzenleme bakmak gereklidir.İlgili kanundaki hükümler ve bu kanuna göre çıkarılan yönetmelik incelendiğinde ise yabancı dil tazminatı alacak olan memurların Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Başkanlığınca yapılan Yabancı Dil Seviye Belirleme Sınavına girmelerinin zorunluğu olduğu anlaşılacaktır.Dolayısıyla yökdil sınavı ile üniversitelerde ki herhangi bir göreve atanan kişi yabancı dil tazminatından faydalanmak istiyor ise YDS sınavına girerek en az 70 puan almalıdır.

Üniversitelerde Sınavsız Yapılan Atamalara İlişkin Bir Öneri

Ülkemizde yer alan üniversitelerde çalışan memurların muzdarip olduğu hususlardan biriside çalışmış oldukları kurumlarda görevde yükselme sınavı yapılmamasıdır.Üniversite yönetimi tarafından özellikle şube müdürlüğü kadroları ile fakülte sekreterliği kadrolarına genellikle naklen atamalar yapılmakta yıllardır bu birimlerde çalışıp çalışmış oldukları birimlerde gerekli deneyim ve birikimi olan memurlar bu kadrolara atanamamaktadırlar.Bu da belli bir süre sonra çalışan memurların kurumdan ayrılmak için çeşitli çabalara girmelerine veya işte gerekli motivasyon olmadan çalışmalarına neden olmaktadır.Diğer bir kamu kurum ve kuruluşuna atanmış olan memur arkadaşı adanmış olduğu kurumlarda girmiş olduğu görevde yükselme neticesinde müdür yardımcısı şube müdürü olan ve maaşında artış olan memuru gören üniversite memurlarında çalışma azmi kalmadığı gibi şube müdürlüğüne atanamamaları nedeniyle maaşlarında da 1000 TL ye kadar bir kayıp yaşanmaktadır.Üniversitelerde yaşanan bu haksız uygulamaların önüne geçilmesi için fakülte sekreterliği kadrolarına atanacak olanların sınavla atanması sağlanmalı, bunun yanında şube müdürlüğü kadrolarına naklen kurum dışından alım yapılması belli bir sınırlamaya tabi tutulmalıdır.Ayrıca bu kadrolar için yapılacak sınavlarında yüksek öğretim kurulu başkanlığı tarafından ülke genelindeki üniversiteler için ortak yapılması gerekmektedir.Böylelikle kurum içinde çalışan memurların bu kadrolara atanmalarına imkan sağlanmış olacaktır.Bu şekilde bir uygulama yapılmadığı takdir de bu kadrolara atanmada liyakat ve kariyer ilkesi yerine üniversite yönetimine yakın olan kişilerin bilgi düzeyleri ve mevzuata hakim olup olmadıklarına bakılmaksızın atanmalarına neden olunacaktır.

Öğretim Görevliliğinde Adaylık Süresi Varmı

657 sayılı kanuna göre kamu kurum ve kuruluşlarında çalışmak üzere ilk defa atanan memurlar asaletleri tasdik olana kadar aday memur statüsünde görev yapmakta ve kanun hükmünde yer alan eğitimleri alıp eğitimler sonucunda yapılacak olan sınavlarda başarılı olmaları şartı ile atanmış oldukları kurumun takdirine bağlı olarak en az 1 sene en fazla ise 2 sene içinde adaylıkları sonlandırılıp asil memurluğa atanmaktadırlar.Üniversitelerde görev yapan araştırma görevlisi, yardımcı doçent v.b kadrolara ilk defa atananların atanmış oldukları bu görevlerde adaylık süresi varmıdır? Bu konuda Üniversite görev yapan öğretim elemanlarının atanmasına ilişkin kanuni dayanaklara bakmak gerekecektir.Konuya ilişkin 2914 sayılı Yüksek öğretim personel kanununa baktığımızda öğretim görevlilerinin adaylık eğitimi ile alakalı herhangi bir düzenlemenin yapılmadığı görülmektedir. Yine aynı kanunun 20. maddesinde bakıldığında bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde 2547 sayılı Kanun ve 657 sayılı kanundaki hükümlere bakılması gerektiği yönünde hüküm yer almaktadır.2547 sayılı yasa incelendiğinde ise öğretim görevlilerinin atama usul ve esaslarının ilgili kanunla düzenlendiği anlaşılmıştır.İlgili kanunda yer alan hükümler doğrultusunda Öğretim görevlisi olarak bir göreve atanan kişinin memurlarda olduğu gibi adaylık eğitimine tabi tutulmasına gerek olmadığı görülmüştür.

İşsizlik Maaşı Alan Eş İçin Memur Aile Yardımı Alabilir mi?

657 sayılı Devlet memurları kanununa göre  istihdam edilen memurlara ilgili kanunun 202 maddesinde yer alan hükümler doğrultusunda aile yardım ödeneği ödenmektedir.Aile yardım ödeneğinin hangi şartlarda ödeneceği hangi şartlarda kesileceği hususunda 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda gerekli açıklamalar yapılmıştır.Aile yardımı ödeneği alacak olan memurun eşiyle resmi evlilik bağı ile bağlı olması gerekmektedir.Ayrıca devlet memurunun eşinin menfaat karşılığı çalışmamış olması gerekmektedir.Kanun hükmünde geçen menfaat kavramı parasal bir ödeme olabileceği gibi nakit olmasa bile parasal değeri olan ayni ödemelerde olabilmektedir.Yine devlet memurları kanununa göre aile yardımı almak isteyen memurun eşinin her hangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almaması gerekmektedir.Bu şekilde gelirleri olan eşlerden dolayı devlet memuru aile yardımından faydalanamaz.Ancak burada genellikle tereddütlere yol açan bir husus hakkında açıklama yapacağız.Bilindiği üzere iş kanuna tabi olarak çalışmakta iken çalışmış oldukları işlerden ayrılan kişilere belli şartları taşımaları kaydı ile işten ayrıldıktan sonra işsiz kaldıkları dönemlerde parasal ödeme yapılmaktadır.Yapılan bu ödeme ise işsizlik maaşı olarak adlandırılmaktadır.İşsizlik ödeneği alan eş için aile yardımı alınabilirmi? işte tam bu noktada 4447 sayılı İşsizlik Sigorta kanunundaki tanıma bakmak gerekecektir.İlgili kanunda yapılan tanımda halk arasında maaş olarak adlandırılan ödemenin bir maaş olmadığı yapılan ödemenin işsizlik ödeneği olduğu görülecektir.Yapılan tanımlamada ödenen paranın maaş olmaması sebebiyle İşçi bulma kurumundan alınan paralar neticesinde memurun aile yardımını etkilemeyeceği ve memurun eşinin çalışmayan eş kapsamında değerlendirilerek memura aile yardım ödeneğinin ödenmesi  gerekmektedir.